İSTANBUL (İGFA) – Programda konuşan MÜSİAD Genel Lideri Mahmut Asmalı, Türkiye’nin son yıllarda gerçekleştirdiği savunma sanayi atılımları ile stratejik pozisyonunu daha da güçlendirdiğini belirtti. ASELSAN İdare Şurası Lideri ve Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün ise, ASELSAN’ın bütün başarılarında ehil ve geniş bir ekosisteme sahip olduğunu vurguladı.
Müstakil Endüstrici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Savunma Sanayi Kesim Heyeti uyumunda düzenlenen “MÜSİAD – ASELSAN 1. Endüstrileşme Etkinliği”, MÜSİAD Genel Lideri Mahmut Asmalı, ASELSAN İdare Şurası Lideri ve Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün ve kesim temsilcileri iştirakiyle MÜSİAD Genel Merkezinde gerçekleştirildi.
MÜSİAD Savunma Sanayi Dal Heyeti Lideri Fatih Altunbaş’ın açılış konuşmasıyla başlayan programda, savunma sanayi alanındaki gelişmeler kapsamlı biçimde ele alınırken, kesime yönelik değerlendirmelerde bulunuldu.
MÜSİAD – ASELSAN 1. Endüstrileşme Aktifliği kapsamında açıklamalarda bulunan MÜSİAD Genel Lideri Mahmut Asmalı, Türkiye’nin son yıllarda gerçekleştirdiği savunma sanayi atılımları ile stratejik pozisyonunu daha da güçlendirdiğini söyledi.
“Türkiye, son yıllarda gerçekleştirdiği savunma endüstrisi atılımı ile stratejik pozisyonunu daha da güçlendirdi. Ülkemiz, geliştirdiği üst seviye teknolojiler ile dikkatleri üzerine toplarken, hudutları içinde ve ötesinde her türlü harekatı problemsiz bir biçimde icra edebilecek kapasiteye kavuştu. Dünyanın en büyük savunma paktı NATO’nun önde gelen üyesi olarak ulusal savunma sanayimizi geliştirdikçe bölge ve dünya barışına vereceğimiz katkının da artacağına inanıyoruz. Savunma endüstrimiz artık dünyada birinci 100 listesine giren ana yüklenicileri, gelişmiş kabiliyetlere sahip alt yüklenicileri, KOBİ’leri, araştırma kuruluşları, üniversiteleri sayesinde geniş bir yelpazede kendi özgün eserlerini üreten bir yapıya kavuştu. Bilhassa silahlı insansız hava araçlarının tasarımı, üretimi ve satışında öncü bir ülke haline geldik. Savunma sanayiinde bugünün muhtaçlıklarını karşılamanın ötesinde geleceğin teknolojilerine, geleceğin araçlarına, geleceğin eserlerine yatırım yapılıyor. Yapay zeka temelli çalışan kara, hava ve deniz araçları konusunda argümanlı projeler üretiliyor. Sürü İHA’lar, insansız deniz araçları, insansız savaş uçakları, elektromanyetik toplar, lazer silahları uydu sistemleri üzere geleceğin gereksinimlerine karşılık verecek her alanda yerli ve ulusal teknolojilerimizle öne çıkıyoruz. Elbet bu muvaffakiyetler Türkiye Yüzyılı’nın inşasına güç katıyor.”
ASELSAN İdare Heyeti Lideri ve Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün ise, ASELSAN’ın dünyanın en büyük 50 savunma sanayi şirketinden biri olduğunu hatırlattı. Prof. Dr. Görgün değerlendirmesinde, ASELSAN’ın bütün başarılarında ehil ve geniş bir ekosisteme sahip olduğunu söyledi:
“ASELSAN DÜNYADA KONUŞULUYOR”
“Türk mühendisliğinin ve teknolojisinin neler yapabildiğini daima birlikte takip ediyoruz. Türkiye’nin en büyük dünyanın birinci 50 savunma sanayi şirketinden biri olan ASELSAN, geçtiğimiz yılı 21 milyar TL ciro ile kapattı ve geride bıraktığımız 2 yılda 2 milyar doların üzerinde sipariş verdi. 80 ülkeye ihracat gerçekleştirdi. 10 bine yakın çalışanı yüze yakın stratejik ortağıyla birlikte ASELSAN’ımız çalışmalarına büyüyerek ve gelişerek devam ediyor. Olağan ki ASELSAN’ın bu muvaffakiyetleri yalnızca kendi iç dinamikleriyle mümkün değil. ASELSAN’ın bütün başarılarında ehil ve geniş bir ekosisteme sahip olduğunu memnuniyetle tabir etmek isterim. Geliştirdiğimiz ve ürettiğimiz eserin her biri bedelli paydaşlarımızla ortak akıl ve alın terinin birer eserleri. ASELSAN, toplam tedarikçisi bakımından ülkemizdeki en güçlü teknoloji ve sanayi şirketlerinden bir tanesi. Bugün hali hazırda ülkemizin çok farklı bölgelerinde ellinin üzerinde kentinde üç bini aşkın tedarikçisi var. Şunu memnuniyetle söz edebilirim ki siparişlerimizin yaklaşık yüzde 70’ini yurt içi tedarikçilerimizle karşıladık. Tüm paydaşlarımızla bunu canı gönülden hissederek sinerji içinde çalıştığımızı her fırsatta tabir ediyorum ki, bu sinerjik çalışmanın sonuçlarını alanda da görüyoruz.”