Temmuz ile Eylül 2019 ortasında, ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Yönetimi uyduları, Endonezya’nın Java kentinin güneyinde, 100 bin kilometrekareden daha geniş bir alana yayılan biyolüminesans bir olay olabileceğini düşündüğü şeyi yakaladı.
Biyolüminesans, kimi canlı organizmaların gerçekleştirdiği kimyasal tepkiler sırasında, kimyasal gücün ışık gücüne dönüştürülmesi ile ışık üretilmesi olayına verilen isimdir.
Guardian’da yer alan habere nazaran, Temmuz 2021’de Nature Scientific Reports’ta olayın imajlarını Colorado Eyalet Üniversitesi’nde atmosfer bilimi alanında çalışan Steven Miller yayınladı.
Bu araştırmanın medyada yer alması, Ganesha gemisinin yedi kişilik grubunun bir üyesi olan Naomi McKinnon’u Miller ile bağlantıya geçmeye ve 2 Ağustos 2019 gecesi yaşadıkları olayları anlatmaya sevk etti.
KARANLIKTA PARLAYAN YILDIZLARA BENZİYOR
Ganesha gemisi, Lombok, Endonezya ve doğu Hint Okyanusu’ndaki Cocos (Keeling) Adaları ortasında akşam 21.00 sularında ışıldayan bir su modülüne çarptığında, mürettebat dünya cinsinin bir kesimiydi. Yat birdenbire bu parıldayan sulara girdi ve tüm tecrübe sabaha kadar sürdü.
Bir grup üyesi Miller’a parlamanın renginin ve yoğunluğunun “karanlıkta parlayan yıldızlara yahut çıkartmalara benzer” olduğunu söyledi. Yatın kaptanı, parıltının, kimi bilim insanlarının hayal ettiği üzere ince bir yüzey sineması oluşturmaktan çok, su yüzeyinin yaklaşık 10 metre altından kaynaklandığını söyledi.
Bulguları Proceedings of the National Academy of Sciences’da yayınlanan Miller, suya bir kova indirildiğinde, karıştırıldığında kararan birkaç sabit ışık noktası ortaya çıkardı ve “normal biyolüminesansta olanın tam tersi” dedi.