Mersin polisi, asayiş uygulamasında durumlarından şüphelenerek durdurup kimlik sorduğu iki kişinin Serkan Büyük ismiyle tıpkı kimlik taşıdığını fark etti.
Aynı bilgilere sahip kimlik çıkınca parmak izi alan polis, kardeşlerden birinin 15 yıldan beri dağ takımında sorumlu seviyede faaliyet yürüten Remzi Büyük olduğunu belirledi.
PİŞMANLIK MADDESİNDEN YARARLANMAK İSTEDİ
Tutuklanarak hakkında dava açılan Remzi Büyük, mahkemedeki savunmasında silahlı aksiyonlara katılmadığını, askerleri şehit etmediğini, yol kesip adam kaçırmadığını belirterek, “Örgütten ayrılınca ailemi görmek için Mersin’e gittim. Arandığımı bildiğim için kardeşimin kimliğini ondan habersiz kullandım, pişmanlık maddesinden yararlanmak istiyorum” dedi.
MAĞDURLARIN TABİRLERİ YÜREK BURKTU
Teröristin taarruz düzenlediği Bağdere Karakolunun Kumandanı A.B. mağdur sıfatıyla alınan tabirinde, “Teröristler sivil bir araçla karakolun önünde durup içeri girmeye çalıştılar. İçeri sokmadık, çatışma çıktı, Salih Albayrak isimli askerimiz şehit oldu, teröristlerden 4’ü öldürüldü. Ben ve bir askerim yaralandık, şikâyetçiyim” dedi. Kamyonu yakılan sürücü C.D. ise, “Ben Lice’de inşaatta çalışıyordum, yol kestiler. Yakmayın, bu bizim ekmek paramızdır dedim, lakin kamyonumu ateşe verip benimle birlikte üç kişiyi kaçırdılar” dedi.
Saldırıya uğrayan karakolun önünde aracı içinde iki ateş ortasında kalan Z.A, “Bu karakol şehirlerarası yol üzerinde olduğu için bizde aracımızla karakol önünden geçerken birdenbire akın oldu. İki ateş ortasında kaldık. Araç içinde olmama karşın kurşunlar bacaklarıma isabet etti, 9 yıldır sakatım. İşsiz kaldım, bedenimde şarapnel modülleri var. Bunların yüzünden sıhhatimi kaybettim, psikolojim bozuldu. En ağır formda cezalandırılmalarını istiyorum” diye konuştu.
Karakol taarruzunda oğulları şehit olan şehit anneleri R.H ile A.A da sanıktan şikâyetçi oldu.
İKİ ASKERİ ŞEHİT ETTİ
Mahkeme, sanığın Silvan-Diyarbakır ortasındaki Bağdere Jandarma Karakoluna 22 Haziran 2010 günü sivil araçla hücum düzenleyip terörist küme içinde yer aldığını, karakola girmeye çalışırken nöbetçi Onbaşı Salih Albayrak’ı şehit edip karakol kumandanı ile birlikte iki askeri yaraladığını, yoldan tesadüf geçmekte olan araçlara da ateş açarak Z.A, G.T, M.D’yi öldürmeye teşebbüs ettiğini, 4 teröristin öldürüldüğü çatışmadan kaçmayı başardığını belirtti.
Terörist Büyük’ün 11 Ağustos 2008’de Elazığ’ın Arıcak ilçesine bağlı Bükardı Jandarma Karakoluna ilişkin Gâvur-2 Zirvesindeki askeri noktaya kelamda Görese Dağı gücü olarak 9 teröristle birlikte hücum düzenleyip terhisine 10 gün kalan er Cem Havale’yi şehit ettiği kaydedildi.
ÜÇ DEFA İNDİRİMSİZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET 82 YIL HAPİS
Lice’nin Güçlü Köyündeki taş ocağını basarak buradaki araçları ateşe verdikten sonra M.B, C.D ile M.B isimli çalışanları kaçırdığını belirten mahkeme, sanığı iki askeri şehit etmekten “Kişiyi yerine getirdiği kamu misyonu nedeniyle öldürmek, devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak” suçlarından üç sefer ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırdı. Mahkeme sanığı taammüden öldürmeye teşebbüs, geçersiz kimlik kullanmak, kişiyi hürriyetinden mahrum bırakmak cürümlerinden 82 yıl 3 ay mahpusla cezalandırdı ve hakkında aksiyonların vahim nitelikte olması nedeniyle hiçbir indirim uygulamadı. Kimliğini kullandıran kardeşi Serkan Büyük ise örgüte bilerek ve isteyerek yardım hatasından 3 yıl 1 ay 15 gün mahpusla cezalandırıldı.