Bornova ilçesi Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi’nde ayakkabı nakış atölyesi sahibi, 2 çocuk annesi Hülya Şellavcı Yeğin’e ulaşamayan yakınları, geçen yıl 22 Ekim’de, iş yerine gitti. Burada saat 00.30 sıralarında kanlar içinde bulunan Yeğin’in, tabancayla vurulup öldürüldüğü belirlendi. Polis, kuşkulu olarak Yeğin’in boşanma davası açtığı, ikinci eşi Kaffar Yeğin’i yakalamak için çalışma başlattı. Hülya Şellavcı Yeğin’in, 6 ay evvel evlendiği Kaffar Yeğin hakkında, tehdit edildiği gerekçesiyle 4 kere cürüm duyurusunda bulunduğu ve uzaklaştırma kararı aldırdığı ortaya çıktı. Olaydan 3 gün sonra İzmir 16’ncı Aile Mahkemesi’nce Kaffar Yeğin hakkında 30 günlük zorlama mahpus kararı verildi. Ayrıyeten Kaffar Yeğin’in, Hülya Şellavcı Yeğin’in öldürüldüğü atölyeye yakın imajları ortaya çıktı.
Polis, kaçan Kaffar Yeğin’i, 8 Kasım’da Konak ilçesi Fatih Mahallesi’nde, saklandığı arkadaşı M.G.’nin (67) meskeninde yakaladı. Yeğin ve arkadaşı, gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen Kaffar Yeğin, çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı, arkadaşı M.G. ise özgür bırakıldı.
Raporlar tamamlandı
Cinayetten evvel hakkında çeşitli suçlamalar olan Kaffar Yeğin ile ilgili birinci iddianame, ‘kadına karşı tehdit’, ‘hakaret’, ‘ısrarlı takip’ ve ‘basit yaralama’ üzere kabahatlerden hazırlanırken, 13 yıla kadar mahpus cezası talep edildi. İddianame, 50’nci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Cinayete ait ağır ceza mahkemesinde yapılacak yargılamayla ilgili iddianamenin hazırlanması beklenirken, Hülya Şellavcı Yeğin’in isimli tıp ve kriminal raporları da tamamlandı. İsimli tıp raporuna nazaran, tabancayla açılan ateş sonucu Yeğin’in, kulak kepçesinin 1 santimetre üstünden yaralandığı ve mevte sebep diğer bulgunun olmadığı ortaya koyuldu. Kriminal raporunda ise sanığın üzerinde bulunan tabancanın olayda kullanıldığı belirlendi.
3 başka cürümden ceza
Hülya Şellavcı Yeğin’i öldüren Kaffar Yeğin hakkındaki soruşturma, tamamlanarak iddianame hazırlandı. İddianamede sanık Yeğin hakkında ‘eşi tasarlayarak taammüden öldürme’ suçlamasından ağırlaştırılmış müebbet, ‘silahla gece vakti yağma’dan 15 yıla kadar mahpus, ‘ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma yahut bulundurma’ hatasından 3 yıla kadar mahpus istemiyle dava açıldı.
Savunmasının gerçeği yansıtmadığı iddianamede yer aldı
İddianamede, olay günü de anlatıldı. Sanık Kaffar Yeğin’in, iş yerinin bodrum katında yalnız çalıştığı sırada Hülya Şellavcı Yeğin’in dükkanına girdiği; birtakım eşyaları, cep telefonunu ve ölçüsü meçhul parasının bulunduğu çantasını aldığı, eşine yakın uzaklıktan ateş açtığı, merminin sağ art kulağından girmesi sonucu ömrünü yitirdiği kaydedildi. Sanığın sözünde, Hülya Şellavcı Yeğin’in silahı alnına dayayarak ‘Sık lan ben esasen ölmüşüm’ dediğinin de hatırlatıldığı iddianamede; silahın ateş aldığı savunmasında bulunmuş ise de maktulün başına mermi girişinin meyyit muayene ve otopsi tutanaklarında anlaşılacağı üzere alın kısmından değil sağ kulak art kısmından olduğu, mermi çekirdeğinin Hülya Şellavcı Yeğin’in başının içinde kalmasından ötürü mermi çıkışı izinin bulunmadığı, şüphelinin savunmasında gerçeği yansıtmadığı tespitine de yer verildi.
‘Takip ediyoruz’
Hülya Şellavcı Yeğin’in damadı olan avukat Ensar Aktürk ise şunları söyledi:
“Yapılan soruşturma sonucunda, şüphelinin savunmasının gerçeği yansıtmadığı, olay yerinden kaçtığı ve cezalandırmaktan kurtulmak gayesiyle 2 adet geçersiz kimlik düzenlediği, 18 gün boyunca kaçtığı, bu suretle taammüden öldürme kabahatinin nitelikli halleri olan eşe karşı bayana karşı ve planlayarak kabahati işlediği belge kapsamından anlaşılmış olup kuşkulu hakkında ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası talep edilmiştir. Ayrıyeten maktulün parasını ve eşyalarını aldığı için gece vakti silahla iş yerinde ‘yağma’ hatasından ve ‘6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkında Kanun’a muhalefet’ten cezalandırılması talep edilmiştir.
Cinayet şüphelisi, elbet hak ettiği ceza olan ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılacak olup, onlarca yıl da müddetli mahpus cezası alacaktır lakin tek başına bu karar maktulün yakınlarının içini rahatlatmaya yetmeyecektir. Bu cinayetin islenmesinde ağır ihmali olduğunu düşündüğümüz İzmir 16’ncı Aile Mahkemesi hakimin hakkında yürütülen soruşturma onlarca şikayete karşın sonuçlandırılmamıştır. Ortadan uzun müddet geçtikten sonra bu soruşturmanın yok sayılmasına göz yummayacağımızı belirtmek isteriz. Yargıçlar ve Savcılar Heyeti’nin (HSK) acilen bir karar vermesini bekliyoruz. Tekrar ihmalleri olduğunu düşündüğümüz kolluk kuvvetleri hakkında savcılık soruşturma yürütmektedir.
Bu soruşturmanın da artık sonuçlandırılıp hatalıların cezalandırılması için dava açılmasını bekliyor ve takip ediyoruz. Hülya Şellavcı 20 gün boyunca 5 kere kolluğa başvuran, 1 kere savcılığa başvuran, 1 sefer de Şiddet Tedbire ve İzleme Merkezi’ne (ŞÖNİM) başvuran bir bayan olarak öldürüldü. Tüm sorumluları vazifeye davet ediyoruz.”