Şirin Bayık
DİYABAKIR– Merkez üssü Maraş olan 7.7 ve 7.6 şiddetindeki sarsıntılardan etkilenen kentlerden bir olan Diyarbakır’da yıkılan 7 binada enkaz çalışmaları devam ediyor. Diyarbakır’da yaptığı incelemeler sonucunda Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Diyarbakır’da 7 müstakil binanın büsbütün çöktüğünü, birinde insan bulunmadığını açıkladı. Bozdağ, “Bugüne kadar 6 binadan enkaz altından 322 vatandaşımız çıkarıldı, maalesef bunlardan 192’si vefat etti, 1091 kişi yaralandı” dedi.
Depremin 4. gününde Ofis semtindeki Sözel Apartmanı’nda da enkaz kaldırma çalışmaları devam ediyor. Enkazda yakınları bulunanlar 4 gündür alandan ayrılmadı.
AFAD’ın ağır çalıştığını söyleyen vatandaşlar hala umutla belediklerini ve her saniyenin çok pahalı olduğunu söyledi. Enkaz önünde vakit zaman gerginleşen vatandaşlar “Kurtarmaya çalışmıyorlar, yıkmaya çalışıyorlar” biçiminde reaksiyon gösterdi.
8 AYLIK GEBE MESKENİN TALAY DA ENKAZ ALTINDA
Diyarbakır’da sarsıntı nedeniyle yıkılan Sözel Apartmanı 8 katlı bir binaydı. Sözel Apartmanı’nda enkaz altında kalan biri de 8 aylık gebe Meskenin Talay. 3 yaşındaki oğlu Samet ve eşi Velat ile göçük altında ve kurtarılmayı bekliyor.
Ablası, annesi ve babası Evin’den müjdeli bir haber bekliyor. Elinde yeğeni Samet’in oyuncak otomobiliyle bekleyen teyze, çalışmaların bekledikleri üzere olmadığını ve çok ağır ilerlediğini söyledi.
OYUNCAĞI ELİNDEN BIRAKMADI
Enkaz altında kız kardeşi, yeğeni ve eniştesinin olduğunu belirten abla, gece gündüz demeden bir umutla bekliyor. 4 gündür döktüğü gözyaşları gözaltlarını morartmış ve halsiz bırakmış. 8 aylık gebe olan kız kardeşi için endişelenen ve hala çıkarılmamasına sitem eden abla, bir yandan da yeğeni Samet’i lisanından düşürmüyor. Dört gündür yeğenine ilişkin oyuncak arabayı elinde tutan abla, “Samet çıkana kadar elimden bırakmayacağım” dedi.
Diğer yakınlarının da perişan olduğunu söyleyen abla, “Annem dışarıda ancak içerde olanlardan farkı yok, o da perişan oldu. 4 gündür gece gündüz burada bekliyoruz. Sağ salim çıksınlar da biz bekleriz” dedi.
‘HALA UMUDUM VAR’
Enkaz altından “kurtarın” davetinin geldiğini tez eden abla kelamlarını şöyle sürdürdü: “Çalışmaları yapıyorlar lakin çok geç yapıyorlar. Beşerler orda bağırıp çağırıyorlar, ‘kurtarın’ diyorlar, sesleri geliyor. Yani bilmiyorum, onlar da mı korkuyor, can dehşetiyle mı ağır çalışıyorlar, bilmiyorum.”
Kardeşini anlatınca gözyaşlarına hakim olamayan abla gruplara istekli olarak çalışmak istediklerini fakat kabul edilmediğini belirtti. “Biz istekli olarak çalışmak istiyoruz. Ölsek bile kimse sorumlu olmaz, dedik, ancak bırakmıyorlar” diyen abla, “Acaba o çocuk orada ne yapıyor. Annesi babası koruyordur onu” diye konuştu.
Kardeşinin ve ailesinin sağ kurtulacağına dair umudunu koruyan abla, binanın zelzelede yakılmasında ihmali olan insanlara da sitem etti.
Enkaz alanından ayrılırken AFAD vazifelileri çalışmalarına devam ediyordu. Vinç seslerini kapatarak enkazdaki boşluğa gerçek “Sesimi duyan var mı?” diye sesleniyorlardı.